Prof.Dr Aynur Özge | Şimdiki Gençler Harika | MERSİN MOZAİK
Prof.Dr Aynur Özge

Prof.Dr Aynur Özge

Şimdiki Gençler Harika


Hep derler ya, zaman değişti. Şimdiki gençler şöyle kötü, böyle eksik vs. Kesinlikle katılmıyorum. çok güzel yüreği olan, filtresiz sevgisi, erişkinleri gölgede bırakacak denli etik anlayışı olan harika gençlerle kesişti yolum yıllardır devam eden sivil toplum kuruluşu maceralarımda. Nitekim son bir yıldır “Gençlerle Genç Yaş Al” ismini verdiğimiz bir projede çok daha fazla mesai yaptık zamane gençleri ile. 

Pandemi oldu, yaşlılar eve kapandı onlara dijital yoldan erişmemiz lazım ama akıllı telefon kullanamıyorlar” dedik.  

“Teker teker arar, telefondan iki saat te sürse zoom a girmeyi öğretiriz” dediler yaptılar da.            

 

 Pandemi kuralları içinde kısa süre için de olsa bir araya getirelim, eğlensinler, çok bunaldılar” dedik. 

“Gülbahar Özmen Aktif Yaş alma evinde sazlarıyla, sözleriyle, oyunlarıyla güller açtırdılar büyüklerimizin yüzünde. Spor yaptırdılar, akıl oyunları oynattılar, birlikte boyama yaptılar, en önemlisi de her soruya sevgiyle cevap verdiler. 

 

“Pandemide evinden çıkamayan binlerce büyüğümüz tv de kendileri için uygun olmayan programlar izliyor. Demans çukuru için risk grubuna giriyorlar” dedik. 

“Uygun programları oluşturup çekelim”dediler. Çektiler de. Çok mütevazi bir bütçeyle elliden fazla program çektiler birbirinden güzel konularda. Her biri alanında uzman onlarca gönüllü eğitmeni profesyonel çekimlerle izleyiciye ulaştırdılar. Gönüllü kanal buldular hem de uydudan yayın yapan. Sağlık eğitimi de yaptılar. Teknoloji eğitimi de. Zumba da yaptılar, izometrik egzersiz de. Halk müziği de söylediler, sanat müziği de. Tarih sohbeti de yaptılar, sanat sohbeti de. Kurum tanıtımı da yaptılar, değer tanıtımı da. O kadar güzel yaptılar ki gelen talep üzerine kanal programları her gün ikişer kez yayınladı elli hafta boyunca. 

Yıllardır Alzheimer eğitim kampı yapıyorduk pandemide nasıl yaparız?” Dedik. 

Dijital de yaparız yüzyüze de “hibrit” olur daha da çok kişiye ulaşırız” dediler. Haklı da çıktılar. 12.Alzheimer eğitim kampına bizzat katılan yirmi kadar büyüğümüz gençlerin enerjisini aldıktan sonra İzmir marşıyla gülümseyerek döndüler evlerine. Aileler inanamadı birgünde yaşanan muazzam değişime. Ve evinde hasta bakan 2500den fazla kişi izledi dijital yayınları, 5 ülke 53 şehirden. Bu yayında normal yaşlanmadan yatalak hasta bakımına dek herşey en berrak şekliyle konuşuldu. Dertleşildi. Biraz da eğlenildi. Geri dönüşler muhteşem oldu. İnanamadık. Mutlu olduk ve gurur duyduk hepsiyle, hepimizle. 

İnsanlar kitap veya broşürlere erişemez oldu, başucu rehberlerimizi ihtiyaç sahiplerine yeterince ulaştırmıyoruz” dedik. 

Sesli kitap yaparız, herkes telefonuna indirip dinler” dediler. Hem de sadece başucu kitabını değil, eğitici hasta öyküleri kitabını da profesyonel stüdyo ortamında seslendirip kayıda aldılar. Şimdi binlerce kişi yalnız olmadığını, zorlandığı bir soruna nasıl çözüm bulacağını kolayca anlayacak bu kitaplardan.

En güzeli de bunca işi bitirip her şeyi zamanında raporladıktan sonra Gençlik Spor Bakanlığı tarafından Ankara’ya davet edildiler ve orada yüzlerce akranlarıyla buluşup tekrar tekrar anlattılar projelerini. Sonra ne mi oldu? “En güzel iyilik projesi” ödülünü aldılar sonuna dek hak edilmiş bir gurur ve sevinçle. Sadece onlar değil, o ana kadar dokundukları ve onlara dokunan yüzbinden fazla kişi de almış oldu bu ödülü. Kocaman bir iyilik çemberi oluştu farkında olmadan. Ve dokunulan her yürek başka bir yüreğe dokunmak için çırpmaya devam etti, sanırım edecekte. 

Daha ne olsun? 



ARŞİV YAZILAR