Karaçay, "Organizeyi ben yapıyor olsaydım, Türk ve Hollanda medyası için bir basın toplantısı düzenlerdim. Ayrıca, fuar açılışının iyice duyurulması için bir reklam kampanyası için Türk medya mensuplarıyla da görüşürdüm. Ama bunların hiç biri yapılmadı. Duyuru için sadece 80 adet bibord kiralandığını öğrendik. Kaldı ki, en basit toplantılar için bile basın toplantısı yapılan pek çok örnek vardır."
Sağlık turizmi adına Amsterdam’da vitrine çıkan Türk temsilciler, vaat edilen ve beklenen ziyaretçinin gelmemesine tepki göstermişler.
Türk ve Hollanda medyasını harekete geçiremeyen organizasyon bürosunun beceriksizliğine bağlanan olumsuzluğun devlete bir milyon euroya mal olmuş.
Hollanda’da yaşayan Mersinli Gazeteci İlhan Karaçay’ın bildirdiğine göre, açılışa Türkiye’nin Hollanda ve Belçika büyükelçilerinin yanı sıra Ankara’dan çok devlet kuruluşunun üst düzey yöneticileri katılarak, fuarın önemine dikkat çekmişler.
Kendinin de isyan ettiğinin altını çizen Karaçay, özetle şu görüşleri aktardı:
Bugün sizlere öyle bir haber-yorum yazacağım ki, okuduktan sonra sizlerin de benim gibi üzüleceğinizi ve devletimize zarar veren bir ihmalkârlığın yarattığı acı bir gerçeğe isyan edeceğinizi sanıyorum.
Öyle bir ihmalkârlık ki, zararı sadece bir milyon euroya yakın maddiyat değil, büyük umutlarla Amsterdam’a koşan sağlık sektörü mensuplarının işi gücü bırakıp, boşu boşuna gelmelerine oldu.
18 Nisan 2022 öncesinde, Lahey Basın Müşavirliğimiz tarafından medyaya gönderilen bir bildiride, Amsterdam’da açılacak olan Türk Sağlık Turizmi Fuarı hakkında kısaca bilgi veriliyor ve web sayfalarına bakılması için bir link yer alıyordu.
Naçizane şahsım, link kanalıyla açtığım web sayfasında uzun uzun çalışarak çok detaylı bir haber yapmış ve bunu 18 Nisan günü yayınlamıştım. (En sonda o haberi görebilirsiniz)
Medyacı diğer dostlarım da, bu habere, ya kısaca değinmişler veya benden alıntı yaparak yayın yapmışlardı.
Yazdığım haberi, organizasyonda adı geçen tüm kuruluşların email adreslerini arayıp bulup göndermiştim.
Ne ilginçtir ki, haberi gönderdiğim hiçbir kuruluştan ses çıkmadı. Benim beklediğim ses bir teşekkür değil, ‘Tanıtım için neler yapabiliriz’ şeklinde bir soruydu. Ama maalesef bu gerçekleşmedi.
Fuarın açılmasına bir hafta kala, basın müşavirliğimizden ve başkonsolosluklarımızdan birer basın bildirisi daha geldi.
Çok iyi niyetli medya dostlarım bu haberi de yayınlama bonkörlüğü yaptılar.
Bu konuda benim aklımdan geçenleri profesyonelce anlatırsam şöyle:
Bize gönderilen haber bülteninde, “B2C Fuar ziyaretçisi kategorisinde ise ana hedef kitlesi Hollanda’da yaşayan 500.000’in üzerindeki Türk kökenli nüfustur.” yazıyordu. Kaldı ki, ’Sağlık Turizmi’nden söz ediliyordu ve Hollandalılara yönelik bir girişim olduğu belirtilmiyordu.
Haber bülteninde, fuara sağlık sektöründen 56 firmanın ve temsilcilerinin ve devlet kuruluşları görevlilerinin katılacağı da yazılıyordu.
Organizeyi ben yapıyor olsaydım, Türk ve Hollanda medyası için bir basın toplantısı düzenlerdim. Ayrıca, fuar açılışının iyice duyurulması için bir reklam kampanyası için Türk medya mensuplarıyla da görüşürdüm.
Ama bunların hiç biri yapılmadı. Duyuru için sadece 80 adet bibord kiralandığını öğrendik. Kaldı ki, en basit toplantılar için bile basın toplantısı yapılan pek çok örnek vardır.
Yukarıda düşündüklerimin hiç biri yapılmayınca, bu fuarın fiyasko ile sonuçlanacağını tahmin etmek de mucize olmadı tabii…
Sakın ha sevgili okurlarım, beni ‘peşin hükümlülük’ ile yargılamayın. Zira görülen köy kılavuz istemezdi.