ALTINOLUK TARİHİ ANTANDROS ŞEHRİNİ KURTARMA, KORUMA VE YAŞATMA DERNEĞİ
Antandros, İda Dağları eteklerinde Phrygler tarafından kurulan bir yerleşim yeridir. İda Dağlarından kolaylıkla elde ettiği kerestelerle bir gemi yapım ve ticaret merkezi olması nedeniyle tarih boyunca birçok krallığın ve imparatorluğun saldırısına uğramış, Romalılar döneminde gelişip, zenginleşmiş, Romalıların Hıritiyanlığı kabulüyle piskoposluk merkezi olmuştur. Orta Çağ'daki saldırılardan kaçan halk korunmak amacıyla kenti terk etmiş bugünkü adı Kale Taşı Mevki olan surla çevrili, sarp kayalık üzerine taşınmış, 16. Yüzyıldan itibaren de bugünkü Altınoluk köyünün yerleşiminin bulunduğu alana taşınmış ve piskoposluk merkezi olan yerleşme, Papazlık adını almıştır.
Antandros kentinin asıl önemi Aeneas Destanı’nın başlangıç noktası olmasından ileri gelmektedir. Vergilius Roma Kuruluş Efsanesi olarak kaleme aldığı Aeneis Destanı’nı her ne kadar Sicilya’dan başlatsa da geri dönüşlerle, Aeneas’ın yenilmiş, yakılmış Troya’dan babası sırtında, oğlu ve kurtulanlar yanında Antandros’a geldiğini ve burada yaptıkları gemilerle Roma’da bitecek ve orada Roma’nın kuruluşunun tohumları atılacak uzun bir yolculuğa, Antandros’tan çıktığını ifade eder.
Altınoluk Tarihi Antandros Şehrini Kurtarma, Koruma ve Yaşatma Derneği, Balıkesir, Edremit, Altınoluk’ta, 02/09/1999 tarihinde, bölgede tespit edilen ve edilecek yerlerin SİT alanına alınması Antandros Antik Kenti'nin gün ışığına çıkarılması ve korunmasına destek vermek amacıyla kurulmuş.
Oluşturdukları kamuoyu ile yerel yönetim ve merkezi yönetimle temasa geçilmiş, 2000 yılında Ege Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Gürcan Polat'ın başkanlığında kazılara başlanmış.
Kazıların başlamasında katkısı olan Antandros Derneği, yirmi beş senedir süren kazıların devamı için kamuoyu oluşturmadan, bağış toplamaya, yerel ve merkezi bürokrasiyle sürekli temasa kadar elinden gelenin fazlasını yapma çabasını günümüze kadar sürdürmüş ve sürdürmeye devam etmektedir.
Derneğin bu çabaları hükümet nezdinde de karşılık bulmuş ve Bakanlar Kurulu’nun 07.08.2006 tarih ve 2006/10904 sayılı kararı gereği Kamu Yararına Çalışan Dernek statüsünü kazanmış.
Derneğin Antandros Antik Kenti kazılarına destek sunması yanı sıra kamulaştırmalarının tamamlanması ve ören yeri ilan edilmesi, bakanlıkça düzenlenerek korunması, çıkan eserlerin/buluntuların sergilenebileceği arkeoloji müzesi açılması için çabaları da sürmektedir.
Altınoluk Tarihi Antandros Şehrini Kurtarma, Koruma ve Yaşatma Derneği’nin çalışmaları bunlarla sınırlı değildir. Birçok kültürel projeyi sürdürmekte ve her geçen gün kendini geliştirerek yörenin bir kültür ve sanat vahası olmayı başarmaktadır.
Çocuklara Arkeopark projesiyle Arkeoloji tanıtılmakta, Arkeoloji öğretilerek sevilmesi sağlanmaktadır. Şimdiye 7-15 yaşları arasında beş bin çocuğa ulaşılan projede ayrıca bazı şeyler gömülerek çocuklara kazı yaptırılmakta ve bulunması sağlanarak arkeolojik kazı konusunda farkındalık kazandırılmaktadır.
Bununla yetinmeyip bu sene gerçekleştirdikleri Edremit'in Kültür Elçileri Projesi ile Körfez bölgesindeki okullardan 40 öğretmene Antandros Antik Kentini tanıttılar ki öğretmenlerimizin
öğrencilere aktarması ile kültürel miras bilinci yayılarak büyüsün. Umarım 40 öğretmenle başlayan bu projenin devamı da gelir.
Pazar günleri dernekte ayrı bir şenlik yaşanır. Kahvaltıyla başlanan güne bir söyleşiyle devam edilir. Konu felsefeden edebiyata, güncel bir sorundan tarihsel bir olaya, gezi sunumundan bir kitap tanıtımına kadar çok çeşitli olabilmektedir.
Resim atölyeleri, kitap okuma grupları derneğin üyelerine ve gönüllülerine sunduğu diğer imkanlardır.
Dernek, bu sene ilkini gerçekleştirdiği Antandros Antik Fest. ile yörenin ve ülkemizin ilgisini çekmeyi sürdürecek gibi durmaktadır.
Ülkemizde bir arkeolojik kazının bir sivil toplum örgütü tarafından desteklendiği ender örneklerden biri olan Altınoluk Tarihi Antandros Şehrini Kurtarma, Koruma ve Yaşatma Derneği, kurucu yönetimden bu güne kadar yönetimde görev alan her Antandros Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Başkanı büyük bir takdiri ve teşekkürü hak etmektedir. Dernek üyelerinden, gönüllülerinden ve bağışçılarından da ayrı özel bir teşekkürü esirgememek gerekiyor.
Dünyayı güzel insanların oluşturduğu güzellikler kurtaracak!
