Tarihi ve kültürel değerlere yaklaşım farklılığı… | MERSİN MOZAİK

Tarihi ve kültürel değerlere yaklaşım farklılığı…

Tarihi ve kültürel değerlere yaklaşım farklılığı… mersinmozaik.com

Abaç kardeşlerin dostları, “Abaç ailesi Mersin’in kültür ve sanat yaşamında çok önemli bir yere sahip. Baba Celal Abaç’ın 1930’lu yıllarda Halkevlerinde üslendiği misyonu, Nuri Abaç mimar ve ressam olarak, Sudi Abaç ise entelektüel kişiliğiyle sürdürmüşlerdir.”

SUE MlLLER'in “SENARTÖRÜN KARISI” eserinden bir kesit:

"Burası 19. Yüzyılın ortalarında yaşamış gezgin bir vaiz ve karısına aitti. Evin ölümünden yüz yıl sonra meşur olmasın sebep olan alında vaizin karısıydı. 1950'lerin sonunda, evin çatı katında kadının yarım kalmış romanı ve kısa öyküleri bulunmuştu ve bunun üzerine ev müzeye dönüştürülmüştü."(Sayfa 38)

Çağdaş ülkelerdeki insan ve değerlere bakış maalesef bizimle neredeyse taban tabana zıt gibi. O ülkelerde yarım bir roman, birkaç öykünün bulunduğu ev düzenlenerek müzeye dönüştürülebiliyor. Biz de ise eserleri dünyanın dört bir yananındaki çeşitli koleksiyonlarda Mersinli Ressam olarak sergilenen Nuri Abaç’ın çocukluğunun geçtiği baba evi yok olmaya terk edilmiş durumda. Konuyla ilgili geçmiş yıllarda yaptığımız haberi birlikte okuyalım:

Camişerif Mahallesi’ndeki uzun yıllar kreş olarak kullanılan iki katlı satılığa çıkarılan sit kapsamındaki yapı alıcı beklerken, sanat çevreleri mekânın sanat alanında değerlendirilmesini istiyor. Dünyaca ünlü Mersinli Mimar Ressam Nuri Abaç ile kentin tanınmış simalarından Sudi Abaç’ın çocukluklarının geçtiği iki katlı tarihi taş bina farklı mimarisiyle dikkat çekiyor.

Yapının kaderine terk edilmesi sanat çevrelerinde kadirbilmezlik olarak değerlendiriyor. Taşınmazın gerçek piyasa değeri üzerinden kamulaştırılarak restore ettirilmesinin Mersinlilerin vefa borcu olduğunu söyleyen Abaç kardeşlerin dostları, “Abaç ailesi Mersin’in kültür ve sanat yaşamında çok önemli bir yere sahip. Baba Celal Abaç’ın 1930’lu yıllarda Halkevlerinde üslendiği misyonu, Nuri Abaç mimar ve ressam olarak, Sudi Abaç ise entelektüel kişiliğiyle sürdürmüşlerdir. İçel Sanat Kulübü’nün kurumsallaşmasında büyük emekleri vardır. Dünyanın dört bir yanındaki önemli koleksiyonlarda eserleri bulunan Nuri Abaç, geliştirdiği teknikle Osmanlı minyatür sanatını resmiyle kaynaştırmıştır. Kendine özgü teknik ve renkleriyle tabloları ilk bakışta tanınır. Ders verdiği üniversite ve sanat atölyelerinde yüzler, hatta binlerce insana rehber olmuştur. Avukat olarak bilinen Sudi Abaç da, sanatçı yönü ağır basan biriydi. Monreal Olimpiyatlarında Mersin adına karikatür dalında ödül almıştı. Beden Terbiyesi Müdürlüğü, uzun yıllar Türk Hava Kurumu Başkanlığı yaptı. Halen kentte hizmet veren Türk Hava Kurumu İşhanını yapımına öncülük etti. İçel Sanat Kulübü’nün kuruluşa hazırladı, daha neler…

Özetle Abaç’ların, Mersin’in kültür ve sanatına katkıları büyüktür. Onlar arkalarında güzel bir isim bırakarak gittikler. Ancak Mersinlilerin gerekli kadirbilirliği gösterdiğini söyleyemeyiz. Duyduğumuza göre, Abaç ailesinin bakımsızlıktan viraneye dönüşen evi mirasçılarınca satılığa çıkarılmış, haklılar; çünkü restorasyon çok pahalı ve zor. Sanata ve sanatçısına önem veren çağdaş ülkelerde böylesine önemli şahsiyetlerin bırakın yaşadığı mekânları, ellerinin değdiği objeler bile devletçe korumaya alınır. Sit kapsamındaki yapı gerçek piyasa değeri üzerinden kamulaştırılıp Abaç ismiyle, sanat atölyesi, semt müzesi vb. sanat mekânına dönüştürülmelidir; konuyu gündemde tutup ısrarcı olmak biz sanat çevrelerinin boyun borcudur. Mersinliler adına bu görevi, Büyükşehir veya Akdeniz Belediyesi geliştirilecek bir projeyle tez zamanda yaşama geçirmelidir.” görüşlerini dile getiriyorlar.

Haberin yayınlanmasından çok uzun zaman geçmesine karşın ilgili kurum ve kuruluşlar harekete geçmezken, yapı harabeye dönüşmüş durumda el atılıp kurtarılmayı bekliyor.