Sayın yetkili ve etkililer, “Bacasız Sanayi” olarak anılan turizme dönük kaynaklara işlerlik kazandırılmadıkça “Dünya Kenti Mersin”’ savı sözde kalacaktır…
Antik Kilikya’nın en görkemli bölgesinde konumlanan günümüz Mersin’indeki taşınmaz kültür varlıkları gerektiği gibi değerlendirilmiyor.
Bütüncül turizm politikası olmaması nedeniyle, yetkili kuruluşlar ilgili alanlara yönelik yaşama geçirilebilir projeler hazırlayıp gündeme getiremiyor.
Hazırlanan kısıtlı ödenekli projelerse, yıllardır sürüncemede kalarak yasak savma ve göz boyamaktan öteye geçmiyor.
Mersin’in tarihi ve kültürel mirasına sahip çıkılıp değerlendirilmediğini yıllardır yazıp çizeriz. Ne var ki arkeoloji beton kadar rant yaratmadığı için bir şekilde dışarıdan yönlendirilen yetkili ve etkili çevreler geçmişin mirası, gelecek kuşakların emaneti olan değerleri görmezden geliyorlar…
Bugün bir süre önce kazı çalışması başlatılan Viranşehir Antik Liman ve çevresini dolaştık…
Kazılan dar alanın çevresine dikilen, önünde çöp yığının olduğu iki tabela asırlar öncesinden kalan mendirek taşlarından fazla dikkat çekiyor.
Burada kimseyi suçlamıyor, yılların ihmalini dile gitiriyoruz…
Liman sahasına dönük gidişatı 1990’lı yıllardan beri Sütunlu Yol’da kazı çalışması yürüten Prof. Dr. Remzi Yağcı’ya sorulsa, umutkar olduğunu söyleyemez. Çünkü Sütunlu Yol’un sürüncemede kalışı ortada; ayrıca Sayın Yağcı, gerekli kaynağın sağlanıp kazı çalışmasının genişletilmesi durumunda Bölgenin en geniş ve önemli Açıkhava müzesinin Mersin’e kazandırılacağını yıllardır tekrarlamaktadır…
Prof. Dr. Remzi Yağcı da umutlu olmalı ki yaptığı açıklamada, tarihi bin 8000 yıl öncesine dayanan, Doğu Akdeniz’in en önemli, en büyük limanları arasında yer alan ve neredeyse tamamı kumlar altında kalan Soli Pompeipolis Antik Limanı’nın yeniden gün yüzüne çıkarılmasının büyük kazanç olduğunun altını çizerek, “Çalışmalar şu an üzerinde bulunduğumuz batı dalga kırandan başladı. Burası görünür 160 metre uzunluğunda. Limanın toplam görünebilir uzunluğu ise 320 metredir. İki mendirek arası 180 metre ve burada büyük limanlarda kullanılan hidrolik betonlar var. Bütün Romalıların limanları arasında yapılan araştırmada Pompeipolis ile İtalya’daki bir limanın benzer oranlarda olduğu görüldü. Sağlam bir yapısı var. 2 katlı bir yapı. Bunun bitmiş hali kentin kuruluşunun 249. yıldönümünde basılan bir sikke üzerinde görülüyor. Mendireklerinin ağızlarında heykeller var. O yüzden burası görkemli bir liman. Tabi buranın açığa çıkarılması orta vadeli değil, uzun vadeli bir projedir…” diyerek bir anlamda Sütunlu Yol’un sürüncemesine uğrayabileceğine de üstü kapalı göndermede bulunuyor.
Sayın yetkili ve etkililer, “Bacasız Sanayi” olarak anılan turizme dönük kaynaklara işlerlik kazandırılmadıkça “Dünya Kenti Mersin”’ savı sözde kalacaktır…
Evet, yılların ihmali ne zaman sonlanacak?