Uzun, “Çocuklarımız ve gençlerimiz bu ülkenin geleceğidir. Bilimsel, laik ve örgün eğitim ve öğretimden koparılmaları ülkemizin can damarlarının koparılmasıdır. Yasadışı yollarla verilen ve vakıf perdesi arkasında denetimden uzak gerici eğitim daha önce de bu ülkenin başına bela olmuştur. Yaşadığımız acı gerçeklerden ders çıkarmak zorundayız. Bu nedenle caydırıcı önlemler almak zorundayız. Hazırladığımız kanun teklifiyle yasa dışı sözde okullardan hayatı karartılan çocuklarımızı korumayı ve caydırıcılığı artırmayı hedefliyoruz.
Milli Eğitim Bakanının “tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceğiz” açıklamaları sonrası CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun’dan TCK 263 hamlesi.
Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan ve işletenlerin hapis ve adli para cezasıyla cezalandırılmasını sağlayan Türk Ceza Kanununun 263. Maddesi TBMM’nin 17 Nisan 2013 tarihli birleşiminde kaldırılmış ve 30 Nisan 2013 Tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmişti.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in 2024 Bütçe görüşmeleri sırasında TBMM kürsüsünden; Tarikat ve cemaatleri STK olarak gördüklerini belirtip protokol yapmaya devam edeceklerini dile getirmesi ve yaygınlaşan medrese ve kaçak okullarda verilen gerici eğitim iddiaları üzerine CHP harekete geçti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel Bakanın görevden alınmasını talep ederken birçok eğitim bilimci, sendika ve STK tepkilerini yüksek sesle dile getirdi. Getirmeye devam ediyor.
“CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun’dan Anayasa, Laiklik ve Bilimsel Eğitim hatırlatması ile kanun teklifi...”
2013 yılında yürürlükten kaldırılan ve yasadışı okul açan ve işletenlere hapis cezasını düzenleyen kanun maddesinin cezai müeyyidesini artırarak hazırladığı kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunan Uzun: “İlgili Kanunun AKP döneminde 2005 yılı değişikliğiyle zaten cezası indirilmiş dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Nejdet Sezer tarafından iade edilmişti. Sezer iade gerekçesinde 'yasaya aykırı eğitim kurumu açma, bunları işletme ve buralarda öğretmenlik yapma eylemlerinin suç olarak tanımlanmasının amacı, eğitim kurumlarını Devletin gözetim ve denetimi altında tutarak, eğitim ve öğretim hakkının kötüye kullanılıp, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına aykırı eğitim ve öğretim yerlerinin açılmasını önlemektir… kapatma cezası verilmeyerek, kapatma işleminin bir yönetsel işleme, yöneticilerin takdirine bırakılması yasaya aykırılığa süreklilik kazandırabilecektir ki bu durumu hukuk devleti ilkesiyle bağdaştırmak olanaksızdır' tespitinde bulunmuştu. Ancak 'kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan ve işletenlerin hapis ve adli para cezasıyla cezalandırılacakları' hükmü 2013 yılında Türk Ceza Kanunu’ndan tamamen çıkarılmıştır. Bu durum kanuna aykırı ve kayıt dışı kurumların sayısını artırmış ve adeta cesaretlendirmiştir. Özellikle son dönemde birçok şehrimizde binlerce çocuğumuz örgün öğretimden koparılmış. Vakıf adı altında denetlemeden uzak Anayasa’ya, laikliğe ve bilimsel eğitime aykırı bir şekilde cemaat ve tarikatların karanlığına terk edilmiştir.” dedi.
“CHP’li Uzun’dan TCK 263 Hamlesi...”
Vakıf perdesi arkasında cemaatlerin Anayasa’ya ve yasalara aykırı eğitim kurumlarında medrese eğitimi verdiğini dile getiren Uzun, 2013’de kaldırılan Türk Ceza Kanunun 263. Maddesinin cezalarını artırarak hazırladığı Kanun Teklifini TBMM Başkanlığına sundu. Teklif için ülkesini ve ülkenin geleceği olan gençlerimizi seven herkesten destek beklediğini kaydeden Uzun, “Çocuklarımız ve gençlerimiz bu ülkenin geleceğidir. Bilimsel, laik ve örgün eğitim ve öğretimden koparılmaları ülkemizin can damarlarının koparılmasıdır. Yasadışı yollarla verilen ve vakıf perdesi arkasında denetimden uzak gerici eğitim daha önce de bu ülkenin başına bela olmuştur. Yaşadığımız acı gerçeklerden ders çıkarmak zorundayız. Bu nedenle caydırıcı önlemler almak zorundayız. Hazırladığımız kanun teklifiyle yasa dışı sözde okullardan hayatı karartılan çocuklarımızı korumayı ve caydırıcılığı artırmayı hedefliyoruz. Bu nedenle 2013 yılında kaldırılan TCK’nın 263. Maddesini çocuklarımızı örgün eğitimden koparanlar ve kaçak yollarla ne olduğu ve ne yaptıkları bilinmeyen yerlerde eğitim verenler hakkında 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası isteyerek yeniden düzenledik ve Meclis Başkanlığına sunduk. Ülkemizin geleceği adına tüm partilerden ve ülkesini ve bu ülkenin evlatlarını seven herkesten bu teklife destek olmalarını bekliyoruz. “dedi.
