Atatürk Parkı’nın limana katılma söylentileri kamuoyunda huzursuzluk yaratırken, MERSİN ÇEVRE PLATFORMU olaya karşı çıkıp vatandaşları duyarlılığa davet etti.
Kentin ilk düzenli geniş alanı olan ve Ulu Öder Mustafa Kemal Atatürk’ün ismi verilen park şimdi de liman sahasına katılmak isteniyor.
Yasasal olmamsına karşın daha önce de bazı yapılar kondurulan, bir zamanlar festivallerin düzenlendiği Atatürk Parkı, her gün biraz daha naifliği bozulup özünden uzaklaştırılıyor.
Görüşünü aldığımız vatandaşlar, Atatürk Parkı’nın naif yapısıyla özenle korunması görüşünü paylaştılar.
Atatürk Parkı’nın limana katılma söylentileri kamuoyunda huzursuzluk yaratırken, MERSİN ÇEVRE PLATFORMU olaya karşı çıkıp vatandaşları duyarlılığa davet etti.
Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde bazın toplantısı düzenleyen MERSİN ÇEVRE PLATFORMU, yeşil alanların rant uğruna yok edilmesine sesiz kalınmayacağına dikkat çekti.
İnsanlığın çok büyük çevre felaketlerinin hedefi olduğunu vurgulayan MERSİN ÇEVRE PLATFORMU,”Bugün dünya, büyük felaketlerin yaşandığı küresel iklim değişikliği tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu tehdit artık krize dönüşmüştür. İklim krizinin sonucunda artık dünyanın her yerinde aşırı yağışlar ve buzulların erimesinden dolayı seller, kuraklıklar, orman yangınları, türlerin yok oluşu ve gıda krizleri yaşanmaktadır. Bugün dünyanın yaşadığı Covid-19 felaketinin krizi de doğanın dengesinin bozulmasının bir sonucudur. İklim krizinin risklerini azaltmak için geçen hafta bütün dünya ülkeleri İskoçya'nın Glasgow kentinde çözüm için toplanmıştı. Bu toplantının en önemli kararlarından biri olan yeşil alanların arttırılması kararıdır. Bu karar ortada iken Kentimizde Dünyamızın ve Ülkemizin yaşadığı iklim krizine karşı riskleri azaltmak için yeşil alanlarımızı korumak ve genişletmek yerine rant uğruna yok edilmek istenmesi kabul edilemez bir karardır. Bu anlamda Atatürk Parkını korumak yerine Bugün Mersinin Akciğerlerine hançer saplayacak kirli bir yatırım olan Atatürk Parkında liman genişleme yapım çalışmaları projesi, Atatürk parkını tamamen ortadan kaldıracaktır.”görüşlerini ifade etti.
Tepkinin basın açıklamasıyla kalmayacağının, 17 Kasım Çarşamba günü saat 10 da Mersin Oteli Karşı Hizası Atatürk Parkı Sahili’nde gerçekleştirilecek buluşmaya Mersinlileri davet eden MERSİN ÇEVRE PLATFORMU, ayrıca şu görüşleri dile getirdi:
“Atatürk Parkında yapılacak liman genişletme çalışmaları Atatürk Parkının tümünün MIP A.Ş tarafından işgal edileceği ve Atatürk Parkının tamamen konteynırlarla dolacağı açıktır. Yapılacak olan dolgu alanı bilimselliğe aykırı olup kent yaşamına ciddi zararlar vereceği açıktır. Mersin liman genişlemesi için yapılacak olan 176 bin m2’lik dolgu malzemesi Atatürk parkından denize dökülecektir. Dolgu malzemesinin taşınması ile artacak olan trafik yükü ve oluşacak hava kirliliği, denizin dibinden çıkarılacak asbest zehiri kentimizin sağlığını olumsuz etkileyecektir. Kentimize ve sağlığımıza çok ciddi zararlar verecek olan ve yapımı bilimsellikten uzak hukuksuz ve antidemokratik olan bu projeye Mersin de herkes karşıdır.
Atatürk Parkında liman genişleme projesine karşı açmış olduğumuz davanın sonucunda yapılan keşifte bilirkişi heyetinin bilimsel olarak lehimize vermiş olduğu rapor kararı doğrultusunda mahkeme yürütme durdurma kararı vermiş iken, Yeniden tekrar yeni bilirkişi heyetinin atanarak yeni keşfin yapılmasını doğru bulmuyoruz.
Mersinin simgesi olan Atatürk Parkı kentimizin akciğerleri olup, halkın sosyal olarak nefes aldığı bir alandır. Mersinde tarihten gelen ve bir değer olan Atatürk Parkı sürekli halkın kullanımında olmuştur. Liman genişleme çalışmaları Atatürk Parkının halk tarafından kullanımını engelleyecektir.
Atatürk Parkı Halkındır. Hukuksuz bir şekilde rant uğruna heba edilmesine izin vermeyeceğiz. Atatürk Parkına sahip çıkmak için 17 Kasım da saat 10 da Mersin Oteli Karşı Hizası Atatürk Parkı Sahilin de, buluşuyoruz. Etkinliğimize Yerel Yöneticileri, Demokratik Kitle Örgütlerini, Meslek Odalarını, Sendikaları, Siyasi Partileri ve Mersin Halkını katılmaya davet ediyoruz.”
Diğer yandan görüşünü aldığımız vatandaşlar, Atatürk Parkı’nın Mersinlilerin olduğunu vurgulayarak, parkın naif haliyle kalmasını istiyorlar.