Dünyaca ünlü Mersinli Mimar Ressam Nuri Abaç ile kentin tanınmış simalarından Avukat Sudi Abaç’ın çocukluğunun geçtiği iki katlı tarihi taş bina farklı mimarisiyle harabe haliyle bile dikkat çekiyor.
Camişerif Mahallesi’ndeki uzun yıllar kreş olarak kullanılan iki katlı sit kapsamındaki yapı harabeye dönüşürken, kentin dört bir yanına ışıltılı yapılar dikiliyor...
durumdan üzüntü duyan sanat çevreleri mekânın sanat alanında değerlendirilmesini istiyorlar.
Dünyaca ünlü Mersinli Mimar Ressam Nuri Abaç ile kentin tanınmış simalarından Avukat Sudi Abaç’ın çocukluğunun geçtiği iki katlı tarihi taş bina farklı mimarisiyle harabe haliyle bile dikkat çekiyor.
Yapının yıkılmaya terk edilmesi sanat çevrelerinde kadirbilmezlik olarak değerlendiriyor.
Günün kullanım anlayışına uygun olamayan yapının gerçek piyasa değeri üzerinden kamulaştırılarak restore ettirilmesinin Mersinlilerin vefa borcu olduğunu söyleyen dönülmeze göçen Abaç kardeşlerin dostları, “Abaç ailesi Mersin’in kültür ve sanat yaşamında çok önemli bir yere sahip. Baba Celal Abaç’ın 1930’lu yıllarda Halkevlerinde üslendiği misyonu, Nuri Abaç mimar ve ressam olarak, Sudi Abaç ise entelektüel kişiliğiyle sürdürmüşlerdir. İçel Sanat Kulübü’nün kurumsallaşmasında büyük emekleri vardır.Dünyanın dört bir yanındaki önemli koleksiyonlarda eserleri bulunan Nuri Abaç, geliştirdiği teknikle Osmanlı minyatür sanatını resmiyle kaynaştırmıştır. Kendine özgü teknik ve renkleriyle tabloları ilk bakışta tanınır. Ders verdiği üniversite ve sanat atölyelerinde yüzler, hatta binlerce insana rehber olmuştur.Avukat olarak bilinen Sudi Abaç da, sanatçı yönü ağır basan biriydi. Monreal Olimpiyatlarında Mersin adına karikatür dalında ödül almıştı. Beden Terbiyesi Müdürlüğü, uzun yıllar Türk Hava Kurumu Başkanlığı yaptı. Halen kentte hizmet veren Türk Hava Kurumu İşhanını yapımına öncülük etti. İçel Sanat Kulübü’nün kuruluşa hazırladı, daha neler…Özetle Abaç’ların, Mersin’in kültür ve sanatına katkıları büyüktür. Onlar arkalarında güzel bir isim bırakarak gittikler. Ancak Mersinlilerin gerekli kadirbilirliği gösterdiğini söyleyemeyiz. Duyduğumuza göre, Abaç ailesinin bakımsızlıktan viraneye dönüşen evi mirasçılarınca satılığa çıkarılmış, haklılar; çünkü restorasyon çok pahalı ve zor. Sanata ve sanatçısına önem veren çağdaş ülkelerde böylesine önemli şahsiyetlerin bırakın yaşadığı mekânları, ellerinin değdiği objeler bile devletçe korumaya alınır.Sit kapsamındaki yapı gerçek piyasa değeri üzerinden kamulaştırılıp Abaç ismiyle, sanat atölyesi, semt müzesi vb. sanat mekânına dönüştürülmelidir; konuyu gündemde tutup ısrarcı olmak biz sanat çevrelerinin boyun borcudur.Mersinliler adına bu görevi, Büyükşehir veya Akdeniz Belediyesi geliştirilecek bir projeyle tez zamanda yaşama geçirmelidir.” görüşlerini dile getiriyorlar.